TÜSİAD Yönetim Kurulu AB Dönem Başkanı İtalya'yı ziyaret etti

TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Dinçer başkanlığındaki TÜSİAD heyeti, 10-11 Eylül tarihlerinde Avrupa Birliği Dönem Başkanı İtalya’nın başkenti Roma’yı ziyaret etti. Ziyaret kapsamında Türkiye’nin AB süreci kapsamındaki konular ve yeni müzakere başlıklarının açılması gündeme getirildi.

 

Heyet temasların ilk gününde Ekonomik Kalkınma Bakanı Federica Guidi ile biraraya geldi. TÜSİAD heyeti ayrıca İtalya Dışişleri Bakanlığı Devlet Sekreteri Senatör Benedetto della Vedova ve AB’den Sorumlu Devlet Sekreteri Sandro Gozi ile görüştü. Temaslar kapsamında TÜSİAD’ın İtalya’daki muadil kuruluşu Confindustria ile ikili ekonomik ilişkiler ve Türkiye’nin AB üyelik sürecini ele alan bir toplantı gerçekleşti.

 

Haluk Dinçer, Roma'daki temaslarını ve Türk ekonomisindeki büyüme rakamlarını, gazetecilere değerlendirdi.    

 

Hem İtalya'nın dönem başkanı olması hem de Ahmet Davutoğlu liderliğinde yeni kurulan 62. Hükümet Programı'nda AB üyelik sürecine ivme kazandırma  yaklaşımına iş dünyası olarak destek vermek için buraya geldiklerini ifade eden Dinçer, "Temaslarımızda, 2005'ten beri süregelen müzakerelerin  son dönemde bir yavaşlamaya girdiğini, önümüzdeki dönemde yargı-temel haklar ve enerji başlıklarının açılmasıyla gerçekten hedeflendiği ve hükümet  programında olduğu gibi bir hızlanma gerçekleştirilebileceğini, TÜSİAD'ın görüşü olarak burada bakanlar düzeyinde paylaştık" diye konuştu.    

 

Türkiye-AB ilişkilerinin 50-60 senelik bir geçmişe dayandığını anımsatan Dinçer, "Son yıllarda 'yavaşladı' dedik. Bunun sebebi, 35 başlıktan  17'si siyasi nedenlerle blok edilmiş durumda. Burada Kıbrıs Rum Yönetimi'nin oynadığı olumsuz bir rol var. Bu başlıklar Kıbrıs Rum Yönetimi  tarafından bloke edilmiş durumda. 28 ülke içerisinde bir ülkenin bu şekilde olumsuzluk yapmasının da kabul edilemez olduğunu hem bakanlara hem  de muadil kuruluşun temsilcilerine aktardık" ifadelerini kullandı.   

 

Dinçer, İtalyan şirketlerinin yüksek teknoloji üreten niteliklerine dikkati çekerek, şöyle devam etti: "Türkiye ekonomisinin transformasyonunda, yine ekonomi programında yer alan bu daha katma değerli ürünlere doğru kayışında işbirlikleriyle Türkiye  ve bölgesindeki pazarlara ulaşmada, Türkiye'nin bir üretim merkezi olarak kullanılmasında İtalyan şirketleriyle olabilecek işbirliklerinin ciddi  bir potansiyel taşıdığını burada bir kez daha gördük. Bu konuda Confindustria ile çalışmalarımız var. İki ülkenin orta ölçekli şirketleri bir  araya gelip, yine değer yaratabilecek bazı işbirlikleri yapabilirler. Bu konudaki planlarımızı gözden geçirdik. Umutla ayrılıyoruz."    

 

İtalya'dan Türkiye'ye olumlu izlenimlerle dönmekte olduklarını dile getiren TÜSİAD Başkanı Dinçer, şunları kaydetti: "Bütün görüşmelerimizde bu sürece olan desteklerini ifade ettiler. İtalya'nın dönem başkanlığı, Türkiye için bir fırsattır. Bundan önceki 3  dönemde pek bir şey yapılamadı. Son 3 dönem başkanlığı oldukça sessiz geçti. Bu arada hükümetin programında AB'ye vurgu yapılması da önemli  bir fırsattır. İki fırsatı bir arada değerlendirdiğimiz zaman ümit ediyoruz ki Türkiye-AB süreci yeniden ivme kazanacaktır. Biz de TÜSİAD olarak  öteden beri, benden önceki tüm başkanlar, tüm yönetim kurulları, son 30-40 yıldır destek verdik. Bundan sonra da destek vermeye devam edeceğiz."

 

Dinçer, ikinci çeyrek büyüme rakamlarını nasıl değerlendirdiğine ilişkin soru üzerine, "Ekonomiden sorumlu Başbakan Yardımcımızın da zaman zaman  ifade ettiği gibi dış taleple iç talebi dengeleme yönünde ilerliyor. Dış talep de dış büyüme de ihracat da ne kadar büyüyebiliyorsa ihracat  iç piyasayı o kadar büyütebiliyor. Dengeyi korumayı hedefliyor ki burada aşağı yukarı cari açık dengesini yüzde 6'lar mertebesinde tutmayı arzu  ediyor" diye konuştu. Türkiye'nin bölgesinde, Rusya, Ukrayna, Suriye, Irak ve AB'de yaşanan olumsuzluklara dikkati çeken Dinçer, şöyle devam etti: "Burada yaşanan olumsuzluklar, Türkiye'nin ihracatını istenen seviyede büyümemesine yol açtı. Bunun doğal etkisi olarak da iç piyasadaki büyümede  sınırlı oldu. İlk çeyrek önce 4,3 açıklandı, sonra yukarı doğru revize edildi. İkinci çeyrek 2,1. Bizim zaten tahminimiz bu sene yüzde 3'ler  mertebesinde yılın tamamlanacağı şeklinde. Türkiye'nin potansiyel büyümesinin altındadır. Türkiye'deki işsizlik oranının makul bir seviyede  tutulması için ekonominin yüzde 5-6'lar seviyesinde büyümesi gerekir. Bu anlamda olumsuz bir haberdir ama amaca uygundur. Planların çok ötesinde  bir büyüme rakamı olduğunu düşünmüyorum. Planlandığı gibi yüzde 3-4 bandında bir yerde büyüme sene sonunda kendini gösterecektir diye düşünüyorum."  (AA) 

 

 

 

Bu kategoriden diğerleri: