TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Cansen Başaran Symes’ın “Markada Ticarileştirme Stratejileri” Semineri Açılış Konuşması

Değerli Konuklar ve Saygıdeğer Basın Mensupları,

TÜSİAD adına hepinizi saygıyla selamlıyorum. “Markada Ticarileştirilme Stratejileri” seminerimize hoş geldiniz.

TÜSİAD olarak fikri hakların ticarileştirilmesinin yönetimsel bir konu olduğunu ve günümüz rekabet koşuları içinde gitgide daha da önem kazandığını her fırsatta dile getiriyoruz. Bu konuda yaptığımız seminerle alanında uzman konuşmacıları bir araya getirerek deneyimlerini paylaşmalarını sağlıyor ve Türk iş dünyasına ışık tutmaya çalışıyoruz. Bu kapsamda, geçtiğimiz Haziran ayında gerçekleştirdiğimiz Fikri Mülkiyet Haklarının Ticarileştirilmesi seminerinde patent değerlemesi alanında önde gelen isimlerden Dr. Malte Koellner ve Dr. Tilman Müller-Stoy bizlerle fikri hakların değerlemesi ve bu alanda şirketlerin atması gereken ilk adımlara ilişkin görüşlerini paylaştılar. Söz konusu seminerimizin deşifresini basılı olarak sizlerle bugün paylaştık, internet sitemizden de ulaşabilirsiniz.

Bugünkü seminerimizde, Haziran ayında ön sunumunu gerçekleştirdiğimiz “Fikri Mülkiyet Haklarının Ticarileştirilmesi” raporunu sizlerle paylaşmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Raporumuzun yazarı Yrd. Doç. Dr. Mahmut Özdemir raporun ana bulgularını birazdan bizlere aktaracak. Bu vesileyle kendisine bu değerli çalışma için tekrar teşekkür etmek isterim. Bu raporun, fikri haklarını şirketlerine kar sağlayacak birer varlığa çevirmek isteyen şirketlerimize yön gösterecek bir kaynak olacağını umuyorum.

Hepimizin bildiği üzere bugün şirketlerin değerinin büyük bir kısmı “maddi varlıklar”ından, bilançolarında gözükmeyen “gayri maddi varlıklar”a kaymış durumda. Bu varlıkların önemi ve değeri özellikle 1980’li yıllardan itibaren gerçekleşen şirket birleşme ve devralmalarda kendini daha çok göstermeye başlamıştır. Bilanço tutarlarına göre tespit edilen değerlerin çok üstünde gerçekleşen şirket satın almalarında ödenen bu bedellerin, şirketlerin maddi olmayan varlıkları ve özellikle de markaları için ödendiği tespit edilmiştir.

Türkiye’nin “Bilgi ekonomisine’ dönüşümde bilişim teknolojilerini kullanarak verimliliğini artırmanın yanı sıra katma değeri yüksek, yenilikçi, çevreyle dost, küresel norm ve standartlara uygun ürünler üretmesi ve bunları kendi markaları ile dünya pazarlarında yarıştırması gerekmektedir. Seminerimizin ilk bölümünde bu konuyu ele alarak ülkemizde fikri haklardan nasıl daha fazla değer yaratabileceğimizi tartışacağız. Panelimizde yer alan Sayın Murat Özyeğin, Sayın Hasan Mandal ve Sayın Ömer Hızıroğlu, farklı bakış açılarıyla ve kendi tecrübelerinden yola çıkarak ülkemizdeki mevcut durumu ve atılması gereken adımları bizlerle paylaşacaklar.

Seminerimizin ikinci bölümünde ise markaya ve marka değerlemesine yoğunlaşacağız. Bu kapsamda, MW Trade Marks kurucu ortağı Jonathan Wyness ve Brand Finance Strateji Direktörü Anthony Kendall, marka değerlemesinin hem hukuki hem de ekonomik boyutunu ele alacak ve markaların ticarileştirilmesinde izlenmesi gereken stratejileri bizlerle paylaşacaklar. Tüm konuşmacılarımıza bizleri kırmayarak davetimizi kabul ettikleri için teşekkürlerimi sunuyorum.

Sözlerime burada son verirken bugünkü seminerimizin herkes için faydalı olmasını temenni eder, saygılar sunarım.