TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan Antalya’da 100. Yıl G3 Girişimcilik Zirvesi’ne katıldı

02 Kas 2023 İlgili Dosya
TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan Antalya’da 100. Yıl G3 Girişimcilik Zirvesi’ne katıldı

TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan Antalya’da 100. Yıl G3 Girişimcilik Zirvesi’ne katılarak bir konuşma yaptı. GEN Türkiye sahipliğinde düzenlenen zirvede yapılan açılış konuşması metni:

GEN Türkiye 100. Yıl G3 Girişimcilik Zirvesi Açılış Konuşması

Orhan Turan, TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı

1 Kasım 2023 – Antalya

Sayın Belediye Başkanım, Saygıdeğer Başkanlar, Antalya İş Dünyasının Saygıdeğer Temsilcileri, Değerli Konuklar ve Basın Mensupları,

Sizleri şahsım ve TÜSİAD Yönetim Kurulu adına sevgi ve saygıyla selamlıyorum.  Cumhuriyetimizin 100. Yılı teması ile Antalya’da gerçekleştirilen zirvede sizlerle bir araya gelmekten büyük mutluluk duyuyorum.

Değerli Konuklar,

Her şey bir fikirle başlar! Bundan tam yüz yıl önce Mustafa Kemal Atatürk ve yol arkadaşlarının öncülüğünde hayat bulan Cumhuriyet fikri; bugün halen eşitliğin, sosyal hak ve adaletin, laikliğin, akıl ve bilimin en güçlü teminatı.

Atatürk'ün Nutuk’ta ifade ettiği şekilde; bundan yüz yıl öncesindeki duruma bakan biri, imkansızlıklar ve yoksunluktan yorgun düşmüş, savaşlarda harap olmuş, her köşesi bilfiil işgal edilmiş olan bir yurt manzarası ile karşılaşır. Atatürk ve yol arkadaşları büyük bir dünya savaşının neden olduğu belirsizlik ortamında, tarihin akışını doğru okuyarak Cumhuriyetimizin temelini sağlam biçimde atmıştı. Bugün de yüz yıl önce olduğu gibi belirsizlik ortamında değişimin yönünü doğru okumamız ve bu yönde çalışmamız gerekiyor.

Cumhuriyetimiz yüz yılda büyük bir yol kat etti. Ama bu yeterli mi? Elbette değil. Hep birlikte Cumhuriyetimizi Büyük Atatürk’ün gösterdiği hedef doğrultusunda muasır medeniyetler seviyesinin üzerine taşımak için çalışmalıyız. Bunun için dünyayı ve zamanın ruhunu doğru okuyan, dünyaya entegre olmuş, yerel potansiyeli en iyi şekilde değerlendiren, verimli, üretken, sürdürülebilirlik ilkelerine bağlı, yüksek katma değerli bir ekonomiye ulaşmak, en önemli gücümüz olacaktır.

Bu bağlamda, ekonomimizde büyüme kompozisyonunun hem ihracat hem de yatırım lehine değişmesi gerekiyor. Enflasyonu kontrol altına almamız için de uzun soluklu, sabır gerektiren, bir o kadar da kararlı olmamız gereken bir süreçteyiz. Ekonominin öngörülebilir bir patikaya oturması ve makro istikrar için son dönemde attığımız doğru adımların sürdürülmesi önem taşıyor. Umuyorum ki enflasyonla mücadele sürecimizde tüm paydaşlar olarak sabırla arzu ettiğimiz sonuca ulaşırız.

Ülkemizde ekonominin gelişebilmesi için güçlü bir yatırım ortamına da ihtiyacımız var. Güçlü derken; öngörülebilir ve güven veren bir yatırım ortamını kastediyorum.

Öngörülebilir ve kurallı bir ekonomiye sahip olduğumuz dönemlerde önemli sanayi yatırım hamleleri gerçekleştirebildik. Türkiye'nin küresel yatırımlardan aldığı pay 2006 yılında yüzde 1,4 iken, 2020 yılından bu yana ise yüzde 0,7 civarında seyrediyor.  Gelen yatırımların içerisinde yabancılar tarafından gerçekleştirilen gayrimenkul satın alımları yüksek oranda.

İçinde bulunduğumuz çoklu kriz ortamı tüm dünyayı etkiliyor. Türkiye’de de bunun yansımalarını görmemiz kaçınılmaz. Yatırımları artırmak için teşvik mekanizmaları, bürokratik süreçlerin sadeleştirilmesi gibi adımlara elbette ihtiyacımız var. Ancak bunun ötesinde; yatırımcıya güven veren, büyüme potansiyelini gösteren, ülkenin stratejik vizyonunu barındıran bir hikâyeyi hep birlikte oluşturmamız gerekiyor. Bu hikâyenin hayata geçirilmesinde baş aktörlerden biri, elbette girişimcilerimiz.

Değerli Konuklar,

Girişimciliğin ülkeler için sahip olduğu stratejik değer bugün çok daha belirgin durumda. Ülkemizden çıkan birçok girişimin yurt dışından yatırım aldığını ve Türkiye’nin küresel çaptaki rekabet gücünün korunmasına katkı sağladığını gururla takip ediyoruz.

Türkiye’nin girişimcilik alanındaki rekabet gücünü artırmak ve bu gücü sürdürülebilir kılmak için TÜSİAD olarak girişimcilik ekosistemimizin ihtiyaç duyduğu yapısal adımları ve kurumlarımızın girişimcilik yetkinliğini destekleyen çalışmaları önceliklendiriyoruz. Ayrıca Bu Gençlikte İŞ Var! Programımız ile genç girişimciliğini ve yenilikçi girişimleri 12 yıldan bu yana yarışma ve hızlandırma programları ile destekliyoruz.

Bu vesile ile hatırlatmak isterim ki, “Dönüşümü Hızlandır!” adını verdiğimiz ve MVP (emvipi) aşamasında ürün ve hizmeti bulunan girişimcilere yönelik hızlandırma programımızın başvuruları 11 Aralık’a kadar devam edecek. Girişimcilikle ilgili tüm çalışmalarımıza liderlik eden Girişimcilik ve Gençlik Çalışmaları’ndan sorumlu Yönetim Kurulu üyemiz Sevgili İzel Levi Coşkun da bugün Antalya’da bizimle birlikte, kendisine bu çalışmalar için teşekkür ediyorum.

Değerli Konuklar,

Yüksek teknolojiye dayalı katma değerli üretim yapısını iş modellerine entegre eden girişimler büyük fark yaratıyor.

Araştırmalar e-ticaret, dijital ödemeler, bulut bilişim, nesnelerin interneti ve 5G teknolojisinin önümüzdeki süreçte en hızlı ve katma değerli etkiyi yaratacağını öngörüyor. Geçtiğimiz ay açıklanan Küresel İnovasyon Endeksi’ne göre ülkemiz son on yılda inovasyonda en fazla ilerleme kaydeden orta gelir düzeyine sahip ekonomiler arasında yer alıyor.

Dijital teknolojilerin ülkemizde geliştirilmesini ve iş modellerine entegrasyonunu önceliklendirmeliyiz. KOBİ ölçeğindeki teknoloji şirketlerimizin geliştirdiği dijital çözümlerin takip edilmesi ve şirketler tarafından kullanımının artırılması için bir araya getirilmesi önem verdiğimiz bir alan. Bu anlayışla, TÜSİAD olarak teknoloji ekosisteminde arz ve talebi buluşturmak için 2018 yılında Sanayide Dijital Dönüşüm Programını (TÜSİAD SD2) hayata geçirdik. Bu program ile teknoloji tedarikçileri ve teknoloji kullanıcılarını özel bir sorun, ihtiyaç veya fırsat alanı temelinde bir araya getiriyoruz. Bu süreçte hem ülkemizdeki teknoloji üretme kapasitesinin tanıtılması ve artırılmasına hem de ilham verici iyi örneklerin yaygınlaşmasına katkıda bulunuyoruz.

Değerli Konuklar,

Çağdaş uygarlık seviyesine ulaşmaktan, ekonomik ilerlemeden, girişimcilikten ve dijitalleşmeden bahsettiğimizde en başta “eğitim” konusunu dikkate almamız gerekiyor. Eğitim müfredatımızın çağımızın gerektirdiği beceri ve yetkinlikleri kazandıracak şekilde yeniden düzenlenmesi şart.

21. yüzyılın gerektirdiği bilişsel, sosyal ve dijital becerilere sahip, yaratıcı, eleştirel ve disiplinler arası düşünebilen, teknik yetkinlikleri kuvvetli, girişimci, yabancı dile hâkim, farklılıklara ve doğaya duyarlı bireyler yetiştirmeye odaklanmalıyız. Gençler başta olmak üzere tüm bireylere kendilerini geliştirmek ve hayallerini gerçekleştirmek için cesaret veren, kendi topraklarında mutlu oldukları, fikirlerini hayata geçirdikleri ve değer yaratabildikleri bir ülke ortamı sunabilmeliyiz. Gençlerin hayalini gerçeğe dönüştüreceği zemini yaratmak hepimizin görevi olmalı. Nitelikli insan gücünü kaybetmememiz gerekiyor.

Yaşam boyu öğrenme anlayışını hem bireyler hem de kurumlar olarak benimsememiz gerekiyor. Geleceğin dünyasında mentorluğun, akıl hocalığının da önemini unutmamalıyız.  X-Y-Z kuşağının bir arada yaşadığı, birlikte çalıştığı, ürettiği, ürün ve hizmet aldığı bir zamandayız. Bu anlamda muhakkak herkesin birbirinden öğreneceği ve birbirine öğreteceği şeyler var. Şirketlerin, girişimlerin başarısı ve sürdürülebilirliği için, sadece disiplinler arası değil kuşaklararası da düşünebilmek, ihtiyaçları ve fırsatları anlayabilmek ve bunları iş fikrine dönüştürebilmek son derece önemli.

Cumhuriyet’in 100. yılında geriye baktığımızda, kadınların ekonomiye katılımının arzu ettiğimiz seviyede olmadığını görüyoruz. Bununla birlikte, sayıları giderek artan başarılı girişimci kadınlarımızı büyük bir gururla takip ediyoruz.

Girişimci kadınlar hem kendi işlerinde kadın istihdamını destekliyor hem de kadın işletmelerin olduğu tedarik zincirleriyle de bu desteği güçlendiriyor.  Kadın girişimciliğini ve kadınların katma değerli üretimini destekleyen programların güçlendirilmesi, finansal kaynak, danışmanlık ve eğitim çalışmalarının yaygınlaştırılması ile kadın girişimci rol modellerini artırmalıyız.

Kız çocuklarımızı daha fazla bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik alanlarında eğitim almaya yönlendirmemiz de gerekiyor. Bu, özellikle teknoloji ile dönüşen günümüz ve geleceğin iş ve girişimlerinde kadınların daha fazla yer alması açısından kritik önemde.

Değerli Konuklar,

Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında girişimcilere büyük görevler düşüyor. Daha çok çalışmamız, üretmemiz ve geleceğe önderlik etmemiz gerekiyor. Atatürk ve yol arkadaşlarının bizlere emanet ettiği Cumhuriyeti yaşatmak ve yüceltmek hepimizin görevi. Cumhuriyetimizin 100. yılını bir kez daha kutluyor, bizleri bir araya getirdiği için GEN Türkiye’ye teşekkür ediyorum.