Dijital ekonominin vergilendirilmesi TÜSİAD ve IFA konferansında ele alındı

19 Eki 2023 İlgili Dosya
Dijital ekonominin vergilendirilmesi TÜSİAD ve IFA konferansında ele alındı

TÜSİAD ve IFA Türkiye tarafından düzenlenen “Dijital Ekonominin Vergilendirilmesinde Yeni Çözümler: Sütun 1 ve Sütun 2” başlıklı konferansı 13 Ekim’de Tekfen Tower’da gerçekleşti. Konferansta dijital ekonominin vergilendirilmesine ilişkin gelişmeler ile OECD’nin Sütun I ve II yaklaşımı derinlemesine incelendi.

TÜSİAD ve IFA Türkiye işbirliğinde, EY Türkiye, PwC Türkiye, RSM Turkey ve Taxture BV desteğiyle düzenlenen “Dijital Ekonominin Vergilendirilmesinde Yeni Çözümler: Sütun 1 ve Sütun 2” Konferansı akademi, kamu ve özel sektör çevreleri tarafından yoğun ilgiyle karşılandı. Etkinliğin açılış konuşmalarını IFA Türkiye Başkanı Prof. Dr. Billur Yaltı ve TÜSİAD Vergi Çalışma Grubu Başkanı Şerafettin Karakış yaptı.

Konuşmasında, dijital ekonominin vergilendirilmesine ilişkin sürecin 1997 yılında OECD tarafından düzenlenen Turku Konferansı’yla başladığını hatırlatan IFA Türkiye Başkanı Prof. Dr. Billur Yaltı, elektronik ticaretin vergilendirilmesi konusunda literatürde getirilen bir dizi çözüm önerisinin kabul edilmediğini, böylece 25 yılın heba edildiğini, ancak günümüzde nihai çözüme yaklaşıldığını belirtti.

TÜSİAD Vergi Çalışma Grubu Başkanı Şerafettin Karakış ise konuşmasında dijital dönüşümün vergilendirme politikalarının nasıl evrileceği konusunda belirleyici bir faktör olduğuna dikkat çekerek, uluslararası ölçekte iş yapan şirketlerin dijital dönüşümün getirdiği fırsatları değerlendirirken, asgari kurumlar vergisi ve dijital ekonominin vergilendirilmesi gibi yeni vergilendirme yöntemlerine de uyum sağlamaları gerektiğini vurguladı.

Toplantının ilk oturumunda Gelir İdaresi Başkanlığı, OECD, IFA ve özel sektörlerden konuşmacılar, Sütun 1 ve Sütun 2 yaklaşımlarının etkili bir şekilde uygulanabilmesi için temel olan politikaları ve sistemin uygulanabilirliğini  tartıştı. Değerli akademisyenlerin katılımıyla gerçekleştirilen ikinci oturumda OECD’nin yaklaşımı hukuk ve vergi teşvikleri açısından ele alınırken, kontrol edilen yabancı kurum mevzuatı çerçevesinden incelendi.

PwC Türkiye Ortağı Ezgi Türkmen’in moderatörlüğünde gerçekleşen son oturumda ise, uygulayıcıların tecrübeleri paylaşıldı, OECD yaklaşımının teknik açıdan farklı yönleri ele alındı, uygulama sırasında karşılaşılma ihtimali bulunan konu başlıkları ve şirketlerin Sütun 2 sürecine ilişkin hazırlıklarını nasıl planlamaları gerektiği konusu gündeme getirildi.

EY Türkiye Şirket Ortağı Uluslararası Vergilendirme Hizmetleri Lideri Ateş Konca,

"EY Türkiye olarak, TÜSİAD ve IFA Türkiye iş birliğiyle gerçekleştirilen bu verimli konferansta vergi mimarisine büyük değişiklikler getiren Sütun 1 ve Sütun 2 kapsamında EY Türkiye olarak kısa sürede ancak global ölçekte edindiğimiz tecrübelerimizi aktararak katkı sağlamaktan mutluluk duyduk. Konferansta, özellikle küresel asgari vergi ile ilgili son gelişmeler ışığında şirketlerin nasıl bir vergi ortamı ile karşılaşacağını değerlendirdik ve ne tür hazırlıklar yapmaları gerektiği konularında yol gösterici olacağını düşündüğümüz yol haritası örneği paylaştık. Umarız, bu konularda aklında soru işaretleri olan vergi ve finans liderlerine fikir verebilmişizdir. EY olarak, şirketlerin vergi uygulamaları alanında sağlıklı ve öngörülü ilerleyebilmesi, uyum süreçlerini ve operasyonlarını sorunsuz bir şekilde yürütebilmesi için her zaman destek olmaya hazırız." dedi.

Oturum konuşmacılarından PwC Türkiye Direktörlerinden Ali Ayaz ise konuşmasında şunları söyledi: "Uluslararası vergi alanında son zamanların en önemli gelişmesi olan küresel asgari kurumlar vergisinin 1 Ocak 2024'te yürürlüğe girmesi bekleniyor. Ülkemizde faaliyet gösteren çok uluslu şirketler nezdinde ek vergi yükü ile teşvik sistemi başta olmak üzere düzenlemenin muhtemel etkileri üzerinde analizler yapılmaktadır. Çok uluslu şirketler grubunun yapısı, faaliyet gösterilen ülkelerde düzenleme yapılıp yapılmadığı, sahip olunan varlıklar, personel giderlerinin tutarı gibi birçok unsur karşılaşılacak etkilerin belirlenmesinde önemli rol oynamaktadır.

Yatırımın önemli ölçüde kurumlar vergisi indirimi ile teşvik edildiği ülkemizde, yatırım teşvik sisteminin ne şekilde evrileceği merak ediliyor. Düzenlemenin hak kazanılan teşviklerin kullanılması konusundaki belirsizliğin giderilmesi için düzenlemelerin uygulamaya geçmesi beklenmeksizin teşvik sisteminin uyumlaştırma çalışmalarına başlanması önem kazanmıştır. Çokuluslu şirketlerin, düzenleme kapsamında sunulacak detaylı bilgi beyannamesine ilişkin elde edilmesi güç veya mevcut olmayan veriler hakkında çalışma yaparak gerekli sistemleri hazır hale getirmesi uyum yükümlülüğü açısından önem arz etmektedir."

RSM Türkiye Ortaklarından Arif Başer oturumda yaptığı konuşmasında, farkındalık yaratan ve katılımcıların desteği ile birlikte böylesine kompleks bir konunun detaylı tartışılabildiği bu konferansa katılmış olmaktan dolayı memnuniyetini belirtti.

Oturumun bir diğer konuşmacısı Taxture BV Kurucu Ortağı Robert Çitgez ise sunumunda Sütun 1 ve Sütun 2 düzenlemeleri konusunda Hollanda uygulamasına ilişkin örnekler vererek açıklamalarda bulundu. Çitgez, söz konusu uygulamaların özellikle Türk çokuluslu firmaları yönünden kritik sonuçlarının olmasının beklendiğini vurgulayarak etki analizi konusunda işletmelerin çalışmalarına süratle başlamasının yerinde olacağını belirtti.

Dijital ekonominin vergilendirilmesine ilişkin ulusal gelişmeleri kapsamlı şekilde ele alan ve yerel gelişmeler ışığında değerlendiren konferansın çıktıları önümüzdeki günlerde, Türkiye için yol gösterici kaynaklardan bir tanesi olması amacıyla, raporlaştırılacak ve TÜSİAD’ın internet adresinde paylaşılacak.