TÜSİAD Üyesi ve "Bu Gençlikte İŞ Var!" Projesi Koordinatörü Metin Akman'ın iyiGirişim Zirvesi Açılış Konuşması

Saygıdeğer iyiGirişim Zirvesi katılımcıları, değerli basın mensupları,

Başkanımız Sayın Ümit Boyner ve TÜSİAD Yönetim Kurulu adına hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Girişimcilik, ekonomik büyüme ve kalkınmanın motoru, yenilik ve yaratıcılığın kaynağıdır. Bir ülkede “hür teşebbüs” olarak ifade edilen, rekabete dayalı özel girişimcilik ne kadar gelişirse; o ülkede ekonomik refah düzeyi de o ölçüde yükselir.

Özel girişimciliğin olmadığı ve/veya yetersiz olduğu ülkelerde demokrasinin, özgürlüğün ve ekonomik refah düzeyinin düşük olduğu gerçeği, hepimiz tarafından bilinmektedir. İstatistiksel rakamlara bakıldığında da, ülkemizin girişimcilik konusunda çok gerilerde olduğu ve kültürel faktörlerin de göz ardı edilmemesi gerektiği sonucuna ulaşabiliriz.

Sosyo-demografik yapımıza bakıldığında nüfusumuzun %50’si 30 yaşın altındadır. Buna bağlı olarak önümüzdeki yıllarda daha çok sayıda gencin işgücü piyasasına girmesi beklenmektedir. Bu gerçeğin işsizlik sorununu derinleştirmesine sebep olmaması için elimizdeki temel çözüm girişimciliği destekleyerek büyüme ve istihdam sağlamak, girişimciliği teşvik edecek mekanizmaları yaratmak, teknolojinin tüm imkanlarından yararlanarak rekabet gücü yüksek, inovasyon temelli, yeni ve yenilikçi ekonomiler yaratmaktır.

Yeni, yenilik ve yenilikçilik nedir?

Yeni yoktur. Değişim vardır. Her bir değişim yeniliktir, yenilikçiliktir…. Tarihte yenilik denilen her şey aslında bir değişimdir. Girişimci için önemli olan bu değişimi okuyabilmektir. Her bir değişim yeni fırsatlar sunar.

Dünya büyük bir değişime uğruyor. Küreselleşme, sürdürülebilirlik, şehirleşme, teknolojinin hızla ilerlemesi ve hukuki altyapının bu gelişime ayak uyduramaması, regülasyonların yerine serbestiyet anlayışının benimsenmesi yeni küresel fırsatlar sunuyor.    

Türkiye’miz de 2000’li yıllardan bu yana inanılmaz bir değişim göstermektedir. Özgürlükler, demokrasi, refah düzeyinin artması… Bu sürecin gelecek 10 yıllarda da devam edeceğini söylemek, hayalcilik olmasa gerek…

İşte bu değişim sürecini okuyabilmek, anlayabilmek, içselleştirmek, yeni trendleri hissedebilmek, girişimcinin en önemli özelliği olmalıdır.

Değişimin girişimciye sunduğu bu fırsatlar küresel, ulusal veya bölgesel olabilir. Her bir girişimcinin küresel değişimleri hissetmesi beklenemez. Önemli ve öncelikli olan, girişimcinin kapasitesine bağlı olarak, ulaşabileceği pazarlardaki değişimi hissetmesidir. Bu değişim yeni işler ve sektörler yaratacaktır.

2011 yılında TÜSİAD olarak, lisans ve lisan üstü üniversite öğrencilerine yönelik “Bu Gençlikte İŞ Var!” başlıklı bir proje başlattık. Amacımız girişimcilik ve yenilikçilik konularında teşvik etmek, öğrencilere değişimi hissettirebilmek ve girişimcilik perspektifiyle genç işsizliğine çözüm yolları ararken, geleceğin iş insanları, siyasileri, yatırımcıları olan gençlikte farkındalık yaratmaktı.

Yüzeysel olarak bakıldığında iş fikirleri yarışması olarak algılanabilecek bu proje, aslen her safhasında girişimciliğin ruhunu taşıyan, paylaşan mesajlar taşıyor.

Her yıl bir tema seçiyoruz ve yarışmaya başvuran gruplardan 500 karakteri geçmeyecek bir synopsis hazırlamasını istiyoruz, web sayfamızda da seçilen temayla ilgili linkler veriyoruz. Amacımız değişimi ve trendleri hissettirebilmek…. Geçmiş yıllarda teknoloji ve sürdürülebilirlik temalarını işledik.

Yarışmanın organizasyonunu üniversitelerin öğrenci toplulukları sahipleniyor ve tanıtımı onlar sağlıyor. Üniversiteler arası ve topluluklar arası iletişimi sosyal medyadaki kapalı sayfalarımız üzerinden yapıyoruz.  2 yılda 100’den fazla öğrenci organizasyonda bir fiil rol aldı. Her üniversitede girişimcilik topluluklarının açılması için öğrencileri teşvik ediyoruz. Onlarla TÜSİAD üyelerini bir araya getiriyor ve beyin fırtınası yapıyoruz. Tüm bu yapı, projenin bizzat içinde olan gençlerimize girişimcilik aşılıyor.

Projeleriyle başvuran tüm gruplar TUSİAD üyelerinin şirketlerinde staj imkanına kavuşuyor. Finale kalan son 15 grup, birer TUSİAD üyesiyle eşleniyor ve iş planlarını birlikte hazırlıyorlar. Bu öğrencilere iş planı hazırlanması, fikri mülki haklar, hibeler gibi konularda eğitimler veriliyor. Son üç projeye ise iş fikirlerini hayata geçirebilmeleri için ofis, sekreter, vergi, muhasebe, hukuk ve tanıtım ajansı desteği sağlanıyor.

Bu yıl 2 ay gibi kısa bir sürede 48 üniversiteden 350’yi aşkın öğrenci 154 grup halinde başvurdu.

Türkiye’de kültürel yapı ve toplumda oluşan önyargılar da girişimciliğin önündeki en önemli kısıtlardan bir tanesi. Ailede başlayan, okulda devam eden anlayış,  girişimciliği özendirmediği gibi tam aksine yeriyor. Burada da önemli bir değişime ihtiyaç var, belki de yaratıcı bir yıkıma. Öğrencilerimizin bu konuda da çok iyi fikirleri var, bizleri şaşırtıyorlar.

Şirketlerimizin de değişime ihtiyacı var. İyi bir girişimcinin dışsal değişimleri, şirketine aktarması ve içselleştirmesi, yeni iş modellerine ve fikirlerine açık olması başarının görünmeyen tarafını simgeliyor. Bazen yaratıcılık yetmiyor, yıkmakta gerekli olabiliyor.

Gelecek yıllardaki ulusal başarımız, kadın, erkek, genç, yaşlı yeni girişimcilerimizin desteğiyle güçlenecek girişimcilik ekosistemimizde,

bununla birlikte yeni girişimci nesli sadece finansmanla değil, bilgi, görgü ve tecrübeleriyle destekleyecek mevcut girişimcilerimizin rolünün de büyük olduğuna inanıyorum.

Sizleri saygıyla selamlıyor, gelecek yolunda önemli değere sahip bu etkinliği hayata geçiren Endeavor Türkiye’ye, katkılarından dolayı Sayın Thobias Edström’e, etkinlik sponsorlarımız Akbank, Turkcell, Cnbc-e ve Pozitif TV’ye, ve bu önemli etkinlikte bizlerle birlikte olduğunuz için siz değerli katılımcılara TÜSİAD adına teşekkürlerimi sunuyorum.