TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Ümit Boyner'in "Yeni Dönemde Türk-Amerikan Ekonomik İlişkileri: Daha Güçlü bir Ortaklık için Analiz ve Öneriler" Raporu Tanıtım Toplantısı Açılış Konuşması

Değerli Konuklar, Sayın Basın Mensupları,

TÜSİAD adına hepinizi saygıyla selamlıyorum. Hoşgeldiniz.

TÜSİAD ve ABD Ticaret Odası (US Chamber of Commerce - USCC) işbirliği ile düzenlenen “Yeni Dönemde Türk-Amerikan İlişkileri” isimli bu etkinlikte sizlerle birlikte olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Etkinliğimizin gerçekleşmesindeki katkılarından ötürü, ana sponsorumuz Ford Otosan ile etkinlik sponsorlarımız Bankpozitif, Cargill ve Tepe Prefabrik A.Ş.’ye çok teşekkür ederiz.

Bugün burada, TÜSİAD ve ABD Ticaret Odası koordinasyonunda, Washington merkezli Sidar Global Advisors tarafından hazırlanan “Yeni Dönemde Türk-Amerikan Ekonomik İlişkileri: Daha Güçlü Bir Stratejik Ortaklık İçin Analiz ve Öneriler” isimli raporun tanıtımı için biraradayız. Rapor, Türkiye-ABD ekonomik ilişkilerinde yaşanan ivme kaybına ilişkin genel mahiyette bir tahlil sunmayı ve ilişkilerin stratejik/model ortaklık düzeyine yükseltilebilmesi için pratikte uygulanabilir bir dizi öneri geliştirmeyi amaçlıyor.

ABD – Türkiye iktisadi ilişkilerine ilişkin verileri tekrar etmek istemiyorum ancak çalışmayı 3 ana başlıkta özetleyebiliriz:

►    Birincisi Ticaret ve yatırımlar konusunda iki taraftaki piyasa ve mevzuattan kaynaklanan engeller ve fırsatlar gözden geçiriliyor;
►    İkincisi ABD-Türkiye ekonomik ilişkilerinin askeri/güvenlik ekseninden farkli sektorler iceren çok boyutlu stratejik bir eksene kaydırılabilmesi için yeni bir yasal ve kurumsal çerçeve öneriliyor; ve
►    Son olarak da G20’nin ve paralelindeki B20 platformunun nasıl aktif bir Türk-Amerikan işbirliği forumuna dönüştürülebileceği tartışılıyor.

Raporun ABD tanıtımı, 14 Mart 2012 tarihinde, ABD Ticaret Bakanı Yardımcısı Michael Camuñez’in katılımıyla Washington D.C.’de düzenlenen bir toplantı ile gerçekleştirilmiştir.

ABD, TÜSİAD olarak yakından takip ettiğimiz ve aktif olarak varlık gösterdiğimiz öncelikli ülkelerden birisidir. 1998 yılından bu yana ABD çapında faaliyet gösteren Washington D.C. Temsilciliğimiz, Brookings Enstitüsü ile 2007 yılından bu yana devam eden verimli işbirliğimiz, German Marshall Fund ile 2009 yılından bu yana yürüttüğümüz ortak program gibi çeşitli platformlar aracılığı ile TÜSİAD, Türkiye-ABD ilişkilerinde çok boyutlu çalışmalar yapmaktadır.

Bunların yanı sıra, 2010 yılında, stratejik iş geliştirme birimimiz TÜSİAD International bünyesinde ABD Çalışma Grubu kurulmuştur. Başkanlığı Adnan Nas tarafından yürütülen grubun amacı, Türkiye ve ABD arasındaki ticaret ve yatırım ilişkilerini geliştirmek, iki ülkenin özel sektörleri ve devlet organları arasında daha yüksek seviyeli bir ortaklık tesis etmek ve bu yönde somut faaliyetler gerçekleştirmektir.  
Bu kapsamda, Türkiye’deki ABD Ticaret Müsteşarlığı işbirliğinde, ABD ve Türk firmaları arasında kurulacak ortaklıklarda finansman kaynakları, enerji verimliliği ve yenilebilir enerji gibi alanlarda 2010 ve 2011 yıllarında İstanbul’da son derece verimli geçen ortak seminerler gerçekleştirilmiştir. Ekim 2011’de ise ABD Ticaret Odası ile ticaret, yatırım, yeni teknolojiler gibi alanlarda ikili işbirliğini geliştirmek amacıyla bir Mutabakat Zaptı imzalanmıştır.

Bugün burada tanıtımı yapılan rapor, ABD Ticaret Odası ile yürütülen işbirliğinin en somut çıktılarından ilkini oluşturuyor. Bu çalışmanın, Türk ve Amerikalı iş dünyası temsilcileri için bir rehber niteliği taşıyacağına ve yenilikçi bir tartışma ortamı yaratacağına inanıyoruz.

İlişkilerimizin geliştirilmesinde dört ana yöntemi öncelikli ve ön açıcı bulduğumuzu sizlerle paylaşmak istiyorum. Birincisi, ikili ilişkilerde başarılı sonuçlar vermeyen eski yöntemleri bir kenara bırakarak yaratıcı stratejiler benimsemeliyiz. İkincisi hükümetler arasında uyumlu ihracat politikalarının uygulanması için çalışmalıyız. Üçüncüsü, 3. ülke piyasalarına ortak yatırımların özendirilmesinin gerekli olduğunu düşünüyoruz.  Dördüncüsü, enerji/inşaat/sağlık gibi sektörlerde finansman imkanlarının yaratılmasının ABD ve Türkiye arasındaki ilişkilerin geliştirilmesinde hayati nitelik taşıdığını düşünüyoruz.


Nitekim, rapor tanıtımının ardından önemli firmalardan değerli konuşmacıların katılımıyla bölgesel boyutun, 3. ülkelerdeki ortak yatırım potansiyelinin ve Türkiye’nin bu anlamda öneminin ele alınacağı oturumun, ikili ilişkilerde ivme yaratacak en önemli sac ayaklarından birini oluşturduğuna inanmaktayız.

Öte yandan, yayınlanan raporun ve bugün gerçekleşen etkinliğimizin Türk ve Amerikan hükümetleri arasında 2010 yılında çizilen “Ekonomik ve Ticari İşbirliği için Stratejik Çerçeve” kapsamında özel sektörün katılımıyla kurulan “ABD-Türk İş Konseyi” çalışmalarına da katkıda bulunmasını temenni ediyoruz.

Değerli Konuklar,

Türkiye’nin dünya ekonomik ortamındaki en önemli ekonomik partneri AB olmaya devam ediyor. Türkiye müstakbel bir AB üyesi. AB ile gümrük birliğimiz ve giderek derinleşen bir mevzuat uyum sürecimiz var. Diğer yandan, AB ve ABD küresel düzende birbirlerinin en önemli ekonomik partnerleridir. İki taraf arasındaki Transatlantik ilişkiler ticaret, hizmetler, yatırımlar ve teknoloji boyutlarında dünya ekonomisinin temel direği olmaya devam ediyor. Ufukta ise, AB ile ABD arasında bir serbest ticaret anlaşması müzakere dönemi var. Türkiye’nin AB hedefini her zaman siyasal olarak destekleyen ABD’nin,  artık ekonomik açıdan da Türkiye’yi bir aday AB üyesi olarak, bu Transatlantik çerçevenin içinde görmeye başlamasının da zamanının geldiğini düşünüyoruz. Buna bir örnek vermek gerekirse, sadece gümrük birliği temelinde, ABD ile Türkiye arasındaki dış ticaret rejiminin, gümrük tarifeleri ve kuralları ile, ABD ile AB arasındaki mevcut ticaret rejimi ile aynı olması gerektiğini düşündüğümüzün altını çizmek isterim.

Bugün TÜSİAD-ABD Ticaret Odası işbirliğinde düzenlenen bu etkinliğin, ABD ve Türkiye arasındaki ekonomik ilişkilerin ikili, bölgesel ve global boyutuyla ele alınması açısından önemli bir fırsat yaratacağını düşünüyor, ilişkilerin yeniden yapılanmasında katkı sağlamasını umut ediyoruz.